29 Ekim 2012 Pazartesi

E-ticaret ile Uğraşanlar için Ofis Önerileri

 
İşim gereği her gün birçok e-ticaret işi ile uğraşan şirketi ziyaret ediyorum ve her gittiğim ofislerin birbirinden farklı olduğunu görüyorum. Bazı ofisler bir apartman katında, bazısı bir plaza içinde, bazısı sattığı ürünlerin konulduğu deponun içinde, kimisi çok merkezi, kimisi çok uzak kısacası herkes bütçesine göre hareket etmeye çalışıyor. Bazen gereğinden fazla lüks ofislerle de karşılaşmıyor değilim, plazma TV’ler, herkesin önünde dev Mac bilgisayarlar ve atıl olarak duran kullanılmayan boş alanlar. Bundan 5-6 ay önce katıldığım bir seminerde bir kadın e-ticaret girişimcisi şirketini ABD’de home office olarak kurduğunu hatta Türkiye’ye geldiğinde de ilk etapta bu şekilde devam ettiğini, iş belli bir büyüklüğe geldikten sonra ve insanların bir arada olma zorunluluğu doğunca ufak, ucuz ama ihtiyaçlarını gideren bir ofise taşındıklarından bahsetmişti. Bunu anlatırken Türkiye’de insanların daha para kazanmaya başlamamışken gösterişli ofisler tutmak istediğini gözlemlediğini ve buna anlam veremediğini çünkü günün sonunda para kazanmıyorsan o ofislerin bir anlamı olmayacağını belirtmişti. Yazının devamı için lütfen tıklayınız.

19 Ekim 2012 Cuma

Sizin Köpeğiniz de Tweet Atabiliyor mu?

 
 
“Bir bu eksik eksik kalmıştı” dediğinizi duyar gibiyim, köpek nasıl olur da tweet atabilir diye hiç kafanızı yormayın. Pazarlama konusunun bir numaralı üstadı Amerikalılar bu işe de el atmış, sosyal medyayı kullanan köpek sahiplerine nasıl bir ürün satsam da güzel para yapsam diye düşünmüş ve ortaya Puppy Tweets adlı ürün çıkmış. Barbie bebekleri bizlerle tanıştıran ünlü Mattel Toys aslında bu ürünü iki sene önce piyasaya çıkarmış, hatta ilk çıktığı zaman 30$ olan fiyatı bugünlerde 11.89$. Yani tüketim toplumu olan Amerika bu ürüne olan ilgisini çoktan kaybetmiş bambaşka ürünlere almaya başlamış. Türkiye’de de bu ürünü kullanan mutlaka olmuştur ama anladığım kadarıyla çoğu kişi de benim gibi bu üründen yeni haberdar olacak.
 
Yazının devamı için lütfen tıklayınız.

15 Ekim 2012 Pazartesi

Hoşgeldin E-Postası’nda (Welcome Email) 6 Önemli Nokta

 
 
Müşteriniz sizden e-posta almak için web sayfanızdaki iletişim formuna bilgilerini girdiğinde bunun güzel bir fırsat olduğunu bilmelisiniz. Bazı sitelerde ekranda “üye oldunuz” ibaresi çıkartılıyor ve hoşgeldin e-postası gönderilmiyor, bazı şirketler ise adet yerini bulsun diye iki cümleden oluşan bir mesaj gönderiyor. Halbuki hoşgeldin e-postası şirketlerin müşteriyle iletişime geçeceği ilk aşama olmasından dolayı bence en önemli e-postalardan birisidir ama çoğu firmanın genelde aynı mesajları iletip bu fırsatı iyi kullanmadığını gözlemliyorum. Bu e-postaya olan geri dönüşler normal bir e-bültene göre 7 kat daha fazla olabildiğinden bu şansı firmalara ne kadar etkili kullanırlarsa onlar için çok faydalı olacaktır. Bu yüzden bunların bilgilendirici ve satışa yönelik olması hem müşteri memnuniyetini hem de satışları artırabilir.
 
Peki hoşgeldin e-postasında nelere dikkat etmelisiniz? Devamı için lütfen tıklayınız.

6 Ekim 2012 Cumartesi

Startup Hikayeleri

 
 
Ülkemizde son yıllarda internet teknolojisinin de gelişmesiyle bir çok online satış yapan ve hizmet sunan web sayfaları açılmaktadır. Startup diye tabir edilen şirketlerle alakalı her hafta toplantılar yapılıyor, girişimciler web sayfalarını tanıtıp izleyicilerin sorularını cevaplandırıyor, konuyla alakalı girişimcilere eğitimler veriliyor ve bu tip projelere yatırım yapmak isteyen melek yatırımcılar çoğalıyor. Kısacası sektör hızlı bir şekilde büyüyor, yeni meslek dalları şekilleniyor, yan sektörler besleniyor, ekonomiye daha şimdiden büyük katkılar sağlanıyor. Bundan birkaç sene önce ismi duyulmamış şirketler şimdi onlarca yıllık şirketlerin cirosuna ulaşıyor, bundan bir şey olmaz denen projeler inanç, doğru planlama ve verilen emekler sayesinde başarıya ulaşıyor.
 
Her internet girişimcisi bir şeyler öğrenmeye, kendilerine yol gösterici kitaplar okumaya, onlara fikir verecek kişilerle tanışmaya çalışıyor. Yakın gelecekte birçok hizmet ve ürünün internet üzerinden alınacak olduğunu düşündüğümden bu sektörde çalışan ve emek veren girişimcilere ben de kendimce destek olmak istiyorum. Startup hikayeleri diye adlandırdığım bu projede girişimcilerin hikayelerini paylaşıp diğerlerine de destek olmalarını sağlarken kendilerini de bu yazı dizisinde olabildiğince tanıtmayı amaçlıyorum.
 
Startup Hikayelerini okumak için lütfen tıklayınız.
 
Sevgi ve Saygılarımla
Murat Erdör

Kadın Girişimcilerin Başarı Hikayeleri

 
 
Çalışan kadın sayısının artmasının iş hayatına renk getirdiğini, farklı bir bakış açısı kazandırdığını ve ekonomiye de büyük katkı sağladığını, bu yüzden kadınların iş hayatında desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum. Kadın girişimciler gün geçtikçe artıyor, gazetelerde, ekonomi dergilerinde ve internet sayfalarında başarı hikayelerini okuyoruz. Başarılı kadınların başarı hikayeleri diğer kadınlara da örnek olacak ve onları da birşeyler yapmaları anlamında teşvik edecektir. Benimde bu konuda katkım olsun istedim ve girişimci kadınların başarı hikayelerini paylaşmak istedim.
 
Kadın Girişimcilerin Başarı Hikayelerini okumak için lütfen tıklayınız.
 
Sevgi ve Saygılarımla
Murat Erdör

İyi Bir Özgeçmiş Nasıl Hazırlanır

 
 
Üniversitelerde yaptığım “İş Dünyası Hakkında Kimsenin Anlatmadıkları” adlı seminerlerde farklı profillerde hayata farklı açılardan bakan binlerce öğrenci kardeşimizle tanışıyorum. Onlarla beraber olmak, sorularını cevaplayıp tecrübelerimi aktarmak çok hoşuma gidiyor. Amacımız hep aynı; zamanında bizim yaptığımız hataları yapmadan iş hayatına emin adımlarla girmelerini sağlamak. 1999 senesinde mezun olan ben ve arkadaşlarıma göre yeni kuşağın bizlere göre çok daha bilinçli olduğunu düşünüyordum ancak bazı konularda hala değişmeyen alışkanlıklar olduğunu gözlemliyor, üniversiteden yeni mezun olanların hala özgeçmiş yazma konusunda birçok eksikliği olduğunu görüyorum. 
 
Yazının devamı için lütfen tıklayınız.

Dünya Otomobilsiz Yaşam Günü

 
Amerikan Otomotiv Üreticileri Birliği’nin verilerine göre 1950 yılında Dünya’da 70 milyon taşıt sayısı 1994 senesinde yedi kat artış göstererek 630 milyona ulaştı. Eğer büyüme aynı şekilde devam ederse 2025’de bu rakamın 1 milyarı aşacağı belirtiliyor. Amerikan Enerji Bilgi İdaresi’ne göre günde 37 milyon varil petrol tüketimi yapılıyor ki bu şu anda üretilen petrolün yarısına eşit ve hava kirliliğin yarısına yakınını oluşturuyor. Araçlar çevreci olsun ya da olmasın çoğu ülkede ölüme ve fiziksel hasara yol açan en önemli etmenlerden birisi olarak kabul ediliyor. Her sene 1 milyondan fazla kişi araç kazalarında yaşamını kaybederken bunun herhangi bir savaştaki kayıpların dört katına tekabül ettiği belirtiliyor. 10-15 milyon kişinin de sakat kaldığı ve sayısız sokak hayvanının da zarar gördüğü düşünüldüğünde korkunç boyutlara doğru gidiyor.  
 
Yazının devamı için lütfen tıklayınız. 

Taksilerde Müşteri Memnuniyeti Hayal mi?

 
 
İstanbul’daki 20 bin sarı araç hizmetimde arabayı ne yapayım diyenlerdenseniz belki de bir kez daha düşünmeniz gerekiyor çünkü bindiğiniz herhangi bir takside keyfinizin kaçması ve “paramla rezil oldum” cümlesini kurmanız an meselesi. Halbuki eskiden taksiyle seyahat daha mı güzeldi ya da yaşımız ufaktı da tahammül sınırımız ve hizmet beklentimiz mi farklıydı bilemiyorum ama kiminle konuşsam bu konuyla alakalı sıkıntıdan bahsediyor. Mesela nelerle karşılaşılıyor derseniz ilk aklıma gelenleri yazayım.
 
Yazının devamı için lütfen tıklayınız.